25 Aralık 2019 Çarşamba

ŞİLİ'DEKİ DARBE, IMF - DÜNYA BANKASI VESAİRE

ŞİLİ'DEKİ DARBE, IMF - DÜNYA BANKASI VESAİRE

MUSTAFA AYDIN


4 eylül 1970 Şili tarihinde son derece önemli bir gündü... Ülke, tarihinin en önemli dönemeçlerinden birisine girmeye hazırlanıyordu. Dış borcu 3 milyar doları aşmış, büyüme hızı yüzde 0.8 düzeyinde olan , enflasyonun 3 haneli rakamlarla seyrettiği ülkede gerçekleştirilen seçimlerden kimsenin özellikle ABD'nin beklemediği bir isim Salvador Allende ismi zaferle çıkıyordu.
Dr. Salvador Allende

And dağları üzerinde bulunan Şili, tarih boyunca hep birilerinin arka bahçesi olmuştu. Muhteşem Maya uygarlığının kalıntıları üzerinde bulunan ülke 400 yıl boyunca İspanyolların, arkasından da ABD'nin etki sahasına girmişti. Dünya bakır piyasasında hatırı sayılır bir rezerve sahip olan Şili'nin zengin bakır yataklarından ülke halkı değil, ABD'nin dünyaca ünlü firması ITT yararlanıyordu. ITT dışında Şili'de ciddi oranlara varan bir ABD yatırımı söz konusuydu.

Bu yüzden ABD' li analizciler ve dolayısıyla CIA ülkede gerçekleşecek olan seçimleri yakından izliyordu. Seçimler öncesi genel kanı sağ olarak adlandırılan ve ülkenin kaynaklarının Amerikalılarla paylaşılmasına ve bundan pay almaya razı grupların seçimden zaferle çıkacağı yönünde idi. Ancak beklenen gerçekleşmedi. Hristiyan Hareket (MAPU) , Bağımsız halkçı ittifak ( API) ve sosyal demokrat partinin aksine hiç beklenmeyen bir isim Salvator Allande yönetimindeki Halk Birliği (UNIDAD POPULAR) seçimden büyük bir zaferle çıkarken, Washington'daki bazı eller Allende'nin tavrına göre düğmeye basıp basmama konusunu tartışmaya baslamıştı.

Genelkurmay Başkanını kim öldürdü ?

Allende'ye göre Şili'nin içinde bulunduğu borç batağından kendi kaynaklarıyla kurtulması mümkündü. Öncelikle küçük bir azınlık tarafından verimsiz bir şekilde işletilen toprakları ihtiyacı olan ve daha iyi işleyebileceğini düşünen kişilere dağıtılmasıyla işe başlayan Allende pek çoklarına göre romantik bir devrimciydi. İdealleri ve sosyalizmle ülkenin düze çıkacağını düşünen Allende'nin önündeki ikinci hedefse ülkedeki Amerikan yatırımlarını özellikle bakır işletmelerini millileştirmekti. Bu konudaki tavrını bilen CIA ve ülke içindeki yardımcıları demokrat bir insan olan Genelkurmay Başkanı Rene Scheneider'in öldürerek, Allende'yi uyarırlar. ABD'lilerle ters düşmek istemeyen Allende özelleştirme karşılığında ITT firmasına para bile teklif edecektir ancak CIA ve ABD'nin menfaatlerini engelleyeceklere bir ibreti alem olması için bu teklifi reddetme kararı alır.

Kasım 1971 tarihinde devlet Başkanı Allende'nin teklifi ve oybirliğiyle ITT tarafından işletilen Bakır madenleri devletleştirilir. ABD'nin ilk tepkisi Şili'ye yardım için Dünya Bankası ve IMF tarafından verilen kredilerin kesilmesini sağlamak olur. Ardından da ülkenin en önemli gelir kaynağı bakırın uluslararası piyasalardaki fiyatı bir anda düşüverir- ABD Allende için artik düğmeye basmıştır...

IMF ve Dünya Bankası kimin emrinde?

Bakır fiyatlarının düşmesi yüzünden milli gelir bir anda aşağılara düşer, uluslararası kredi kuruluşlarının da hep kırmızı ışık yakması yüzünden ülkede işler yolunda gitmemektedir. Ülkede milli gelir ve üretimin düşmesi üzerine kadınlar 'tencereli protesto' lara başlarlar. Aynı dönemde sol bir iktidara karşı sendikalar bakır madenlerinde çalışan isçileri örgütleyerek 'ücret artışı' talebiyle greve gidilmesi çağrısında bulunurlar. Bunun üzerine mayıs 1972'te bakır isçileri greve gitme kararı alırken, bundan sadece birkaç ay önce ABD'li bir gazeteci ' ITT ve CIA'nin Allende'ye devirmek için harekete geçtiğini açıklayan bir yazıyı kamuoyuna açıklıyordu. Bu arada ülkede toplumsal hareketler piyasanın durması ve beklenen uluslararası kredilerinde gelmemesi yüzünden patlama noktasına ulaşır. Kamyon sahipleri artan petrol fiyatlarını protesto etmek için ülke çapında greve giderken, Aralık 1972 'te Birleşmiş Milletlerde konuşan Allende ülkesine karşı uluslararası tekeller tarafından büyük bir komplo düzenlendiğini söylüyordu.


Darbeye adım adım...

Bu arada CIA tarafından desteklenen basın ve ordu içindeki bir grup rahatsızlıkları sert bir şekilde dile getirmektedir. CIA destekli medyanın temel argümanı ise Allende'nin ülkeyi komünizme getirdiği üzerinedir. Ülkedeki muhalifleri ateşlemek üzer CIA mükemmel bir plan hazırlamıştı. Çıkış yolu arayan Allende'nin tüm yolları kapalıdır- Sovyetler Birliği bile yeterince sosyalist olmadığına inandığı Allende'ye destek vermemektedir. Ülkenin içinde bulunduğu zor duruma karşın Allende halk tarafından gene de desteklenmektedir. 1973 martında yapılan seçimlerde Allende'nin partisi yüzde 43.9 oy alarak yine birinci parti olurken, büyük kısmı ABD ordusu tarafından eğitilen Şili ordusunda cuntalar harekete geçmek için sabırsızlanmaktadır. Haziran 1973'te Santiago'da bulunan 2. Panzer birliği askerlerinin başlattığı darbe girişimi bastırılır. Muhalefetin yoğun baskılarına karşı, görüşme talebini yineleyen muhalefetten olumlu yanıt alamaz. Bu gelişmeler olurken, hükümet kurmakta zorlanan Allende tarafından kurulan 9. Hükümette dağılıyordu. Üstelik parlamentoda bulunan muhalefet orduya başkanın emirlerine itaat edilmemesi çağrısında bulunuyordu. Başkana yakınlığıyla bilinen genelkurmay Başkanı Pratts baskılara daha fazla dayanamayarak ağustos ayında görevinden istifa ederken, darbenin ayak sesleri artik tüm ülkede duyulmaya başlıyordu. Bu arada ABD'de de yayınlanan bir dergide CIA'nin Şili'de darbe yapılması için ülkenin önde gelen sendika, parti ve askeri yöneticilerine 8.5 milyon dolar gönderdiğini yazıyordu. Artık ziller seçilmiş hükümet için çalıyordu...

ALLENDE'nin acı sonu...

Sonunda Türkiye'de yaşanacak bir başka darbeden bir gün önce 11 eylül 1973'te Şili halkına karşı işlediği insanlık dişi suçlardan ötürü İngiltere'den sınır dışı edilecek olan dönemin Genelkurmay Başkanı Agusto Pinochet yönetimindeki ordu başkanlık sarayını kuşatır. Teslim olmayı reddeden Allende " istifa etmeyeceğim ve Şili'yi savunma kararımdan asla vazgeçmeyeceğim. Her türlü yola başvurarak, hayatım pahasına da olsa direneğim" derken sözünün eri olduğunu askerlere de göstermiş olur. Korumalarıyla birlikte çarpışırken, hayatını kaybeden Allende'yi deviren Şili ordusu ve Genelkurmay Başkanı'nın emriyle yüzlerce kişi tutuklanır. Binlerce kişi işkence görürken, yeni devlet başkanı yayınladığı bir emirle daha önce millileştirilen şirketlerin eski sahibi ITT ve ABD firmalarını darbeden sonra yeniden bağımsız (!) Şili'ye dönmesi çağrısında bulunur.

Kaynaklar:
Abdullan Özkan - Sam Amcanın çoçukları - Emre yayınları
Çağdaş Liderler Ansiklopedisi - İletişim yayınları 1986
Temel Britanica

Hiç yorum yok: